M. Kerem Doksat | 6 Eylül 2016 Salı | 5715 |
Bu fenomen adamın esas isimi Abidin Cevher Özden’dir. 1933’te Trabzon’da doğup İstanbul’a göç etmişti. O zamanlar hemen hiç parası yoktu ama kendine çok büyük hedefler belirlemişti.
Kendisi için özel bestelenmiş bir müziğin refakatinde ekrana çıkıyor ve insanlara bankerlikle nasıl köşeyi döneceklerini anlatıyor. Masum Türk insanlarında akın akın gidip ellerinde avuçlarında ne varsa yatırıyorlardı.
***
Trabzon’da doğmuş ve oralardan İstanbul’a gelip zengin olmaktı amacı. Zaten o
dönemlerde tam bir bankerler furyası yaşanmıştı, hiç hesabını kitabını bilmeden,
kısa yoldan zengin olmak için pek çok kişi Banker Kastelli’ye para yatırmıştı.
Aslında Baştımar’ın Kastel Köyündendi. 1949’da geleceğin ünlü aktörü Öztürk Serengil (hani Iva Sumak’ın müziği eşliğinde kafasında yumurta kırıyor ama bir türlü hedefi doğru bulamıyordu) Öztürk Serengil ve o dönemin şöhretli ressamı Cemal Akyıldız’la birlikte geldiği İstanbul’a yetişti.
Trabzon eşrafından Memiş Ağa’nın torunu ve Hafız Mehmet’in yeğeniydi. Türkiye’ye bankerlik iş kolunu ilk tanıtan ve aynı zamanda, ülkemizde 1980’li yılların en geniş kapsamlı banker skandalına sebep olan ve siyasi çalkalanmalar yaratmış bir kişiydi.
***
Kamuoyunda özellikle, o dönemdeki bankerlik şirketinin adı ile (Banker Kastelli)
diye anılan skandal dünyanın da sayılı bankacılık krizleri arasında tarihteki yerini
almıştır. İsmini finans piyasalarında (borsada hisse senedi ve diğer menkul kıymet aracılığı, döviz operasyonları) 1970’lerden itibaren duyurmuştu. 1980 yılında o dönemin Başbakanı Turgut Özal tarafından finans sektörünün çehresinin değiştirilmesiyle girilen sıcak para yarışı ortamında, kısa zamanda “Banker Kastelli” mahlasıyla (takma ismiyle), on bankanın pazarlama aracılık hizmetlerini yürütmeye başlamış, yıl içinde yaklaşık 550 bin kişinin yine yaklaşık 2.5 milyar Dolar değerinde mevduatını yöneten kişi konumuna gelmişti. 1982 yılında yapılan Fenerbahçe Başkanlık seçimlerinde, o zamanki iş adamı mevcut başkan Ali Şen’in karşısında aday olacak kadar da cür'etkârdı.
***
Başkan seçildiği takdirde kulübe 250 milyon lira hibe yapacağı vaadinde
bulunmasına rağmen 202 oy almıştı ve 467 oy alan Fenerbahçe’nin efsanevi
Başkanlarından Ali Şen’e karşı yapılan başkanlık seçimlerini kaybetmişti.
***
Yönettiği kaynakları kendi kredi operasyonları için kullanması sonucunda, aracılığını yürüttüğü bankaların baskısı, kendi müşterilerinin borç yükümlülüklerini yerine getirememesi ve Merkez Bankasının 1982 yazında yaptığı yeni düzenlemelerle Banker Kastelli adı ile anılan skandal patlak vermiş, akabinde Cenevre’ye kaçmıştı.
****
Skandal Temmuz 1982 Temmuzunda o dönemde Başbakan olan Turgut Özal’ın istifa etmesine sebep olmuştu. Yurt dışı, Türkiye’ye dönüş, cezaevi ve sonrasındaki yıllarda da gündemde kalmış olan Özden, 2 Haziran 2008 günü Kadıköy’de bulunan ofisinde, arkasında savcıya, avukatına ve yakınlarına altı kısa not bırakmış ve beylik silahını ağzının içine ateşleyerek intihar etmişti. Kabadayı ve küfürbaz bir yapısı vardı.
***
Hâlâ ona güvenen cemaat kendisi Karacaahmet mezarlığında gömmüştü.
Kastelli’nin akıllarda kalan reklamlarında çok ünlü oyuncular oynamış ve reklam
replikleri o dönemde meşhur olmuştu.
***
Kastelli’nin günümüzde de çok kullanılan statin grubu kan yağı düşürücüsü
ilaçları kullandığı biliniyordu. Yaptırdığı villalardan birisi yüzünden mahkemelik
olmuştu. Bunlardan biri de o dönemde bilinci yerinde olan ve malının kıymetini çok iyi bilen yaşlı bir kadındı.
***
Bu kadını o zamanın ünlü fakültelerinden birine yollamışlardı ve sabah yapılan
muayenesinde “aklı başındadır, bilinci açık ve ne istediğini bilmektedir”
raporu verilmişti. Aynı hekim bu yaşlı kadını muayenehanesinde görüp “bunaktır, bir şeyden anlamaz” gibi bir rapor vermişti!
***
Tabii ki iş mahkemeye taşındı ve büyük tartışmalardan sonra, işin sonunu göremeden vefat etti.
***
Bir gün televizyonda benim çok iyi tanıdığım ama maalesef ikisi de rahmete
kavuşmuş olan bir gazeteci kendisine yaptıklarının sebebini sorduğunda, “sana
ne, sana girip çıkan mı var” diye posta koymuştu.
***
Sanırım Kastelli’nin hazin hikâyesi unutulmayacaktır ama acaba neden intihar etmişti. İsviçre’de gayet keyifli bir hayat sürüp, doğal yollardan öln-meyi bekleyebilirdi…
***
Bu muamma günümüze kadar çözülmemiş olarak kalmıştır ama bir hekim olarak kanaatim, statin grubu ilaçlara bağlı bir depresyona girdiği için canına kıydığıdır.
***
Günümüzde yaşıyor olsa ne olurdu?
İşte bu çok ilginçtir…
Herhalde kendisi de, bu raporları verenler de hapsedilmiş olacaklardı.
Dilerim gene böyle şeyler bu ülkede tekrarlanmaz.
Peki, statinleri yazmayacak veya kullanmayacak mıyız?
Tabii ki ama her ilacın beklenmeyen etkileri olabilir.
Mehmet Kerem Doksat – Tarabya - 06 Eylül 2016 Salı