ENTELLEKTÜEL KIZLAR MUHABBETİ

M. Kerem Doksat      29 Mart 2008 Cumartesi      4975

Haydi Gel Bizimle Ol programında (aslında Haydi, Gel Bizimle Ol olması lâzım ama büyük medyadaki ağabeyler en doğrusunu bilir), Müjde Ar ile Pınar Kür ve Aysun Kayacı arasında sert bir tartışma yaşanmış. Aysun Kayacı'nın tartışma sırasında söylediği sözler AK Parti'ye oy verenleri, bilhassa gecekonduda oturanları çok kızdıracakmış.

*

Aysun Kayacı "ben vergi veriyorum niye vergisini vermeyen, çok özür dilerim herkes üstüme gelecek ama kalıp olarak söylüyorum, 'dağdaki çoban'la benim oyum eşit meselâ. Niye? Hiç vergisini vermeyen biriyle niye benim oyum eşit. O benim kadar duyarlı benim kadar sorumluluk sâhibi bir şekilde yaklaşıyor mu acaba" diye konuşmuş.

Müjde Ar "o zaman en çok vergiyi veren 60 tâne oy versin. Öyle şey olur mu" demiş.

Aysun Kayacı, AKP seçmenini çok kızdıracak şu sözleri sarf etmiş: "Ama şu an sizin şikâyet ettiğiniz şey, ayak takımının iktidara getirdiği partiden şikâyet etmiyor musunuz"?

Müjde Ar "hiç öyle bir şey söylemedik biz. Ayak takımı diye bir şey kullanmadık biz" derken, Kayacı, bu sefer de gecekondu semtlerinde ve fakir mahallelerde hayat mücadelesi veren vatandaşları kızdıracak sözler söylemiş. Ne mi, işte aşağıda: Aysun Kayacı "Gecekondu diken, sonradan belediyelerin diploma dağıtır gibi tapularını dağıttığı gecekondu dikenle, kaçak elektrik kullananla ki bu yüz binleri buluyor Türkiye'de; vergi kaçıranla niçin benim oyum eşit acaba" diye sorgularken, Pınar Kür de Kayacı'ya destek çıkmış.

Çiğdem Anad "ama o elektrik parasını ödeyemiyor" diye konuşunca Aysun Kayacı, "o ödemiyor öyle gecekonduları dikiyor ondan sonra" diyerek eleştirilerini sürdürmüş. Kayacı'nın bu sözlerine çok kızan Müjde Ar tepki gösterirken, ikili arasında ortam gerilmiş ve şu diyaloglar yaşanmış:

Müjde Ar "ben seni bir gecekonduya göndereyim iki gün yaşa, bak ben gittim oralara".

Aysun Kayacı "benim annemin âilesi de dışarıdan geldi. Geldiklerinde onlar da şu an dışarıda insanların yaptığı gibi iki tâne gecekondu dikip akıllı 'köylü kurnazı' derler ya, öyle bir yöntem deneyebilirlerdi. Benim anneannem de, benim annem de çok çekti".

Müjde Ar "ama insanlar büyük şehirlere karınlarını doyurmak için geliyorlar. En fazla kaçak elektrik Güneydoğu'da kullanılıyor. Ne yapsın insanlar? Hâlâ Adıyaman'da mağarada yaşayan insan var Aysun".

Aysun Kayacı "doğruyu yapacaklar. Ben de çok ekonomik problem çektim. Çalışacaklar. Ben şu anda okulumun parasını da kendim ödüyorum".

Müjde Ar "mağaraya alçıpan mı yapacak, dekoratör mü tutacak Allah aşkına".

Aysun Kayacı "benim anneannem ne yaptıysa onu yapacak? Sonra bir siyasî parti gelip gecekonduların bilmem nesini verecek, odun verecek, kömür verecek. Ondan sonra da memleket Arabistan olacak, oldu yâni".

Pınar Kür "alıp oyu götürecek biz de burada kafamızı kaşıyacağız. Çok doğru".

Müjde Ar "Sosyal politikalar geliştirilirse bunlara gerek kalmaz.

*

Daha önce de Bülent Ersoy'un ettiği lâflar sebebiyle kızlar arasında şu muhabbet geçmiş: Bülent Ersoy'un tartışılan sözlerine Müjde Ar'dan destek gelmiş. Aysun Kayacı ise "gerek olursa ben koşa koşa giderim demiş".

Müjde Ar "insanlar ölmesin demek nasıl suç olur ben de bunu anlayamıyorum. Ben Bülent Ersoy'u sonuna kadar destekliyorum. Helâl olsun. Sözlerinin arkasında da duruyor. Geri adım atmadı, atacak diyenler oldu. Ben Bülent'i çok iyi tanıdığı için geri adım atmayacağını tahmin ediyordum. Nitekim öyle de oldu. Alışmalıyız, herkes bir sürü hâlinde aynı şeyi savunacak, aynı şeyi isteyecek 'evet efendim' diyecek böyle demokrasi olmaz ki. Demokratik toplumlarda farklı sesler çıkar ve herkes de birbirine tahammül eder".

Aysun Kayacı, Bülent Ersoy'un neler hissettiğini anlayabildiğini "terörle mücadelenin teröristle mücadele olmadığını söylemeye çalıştığını" anlatmış ve "Çiğdem Hanım bugün bana sorar zannediyordum, senin oğlun olsa askere yollar mısın diye. Birincisi, ben askere giderim. Oğlum olursa da ona bırakırım. Ama şu da olabilirdi, oğlum olursa yollamak istemeyebilirdim, ama ben koşa koşa giderdim. En vahşi rüyalarımda kendimi Moğol ordusunda at üstünde savaşta görüyorum. Gerek olursa ben koşa koşa giderim" diye konuşmuş.

*

Ben Aysun Kayacı ile bir kere aynı sofrada bulundum. O da Kürşat Başar'ın Kanaltürk'teki yemekli sohbet programında, Metin Akpınar'la ve İnci Çayırlı ile beraberdi. Pek fazla konuşmamıştı ve "bu kızcağızı herhâlde süs olsun diye dâvet ettiler" diye geçirmiştim aklımdan. Müjde Ar ile ise hiç tanışmadık. Pınar Hanım'ı tanırım; gerçekten entellektüeldir.

Sürekli olarak "entellektüel kızlar" diye takılmamın bir sebebi var: Müjde Ar'ın klâsik sosyalist, anarşist ve aykırı lâfların hâricinde bir orijinalitesine bugüne kadar hiç şâhit olmadım. Tarık Akan'ın kadın versiyonudur.

TRT'deki Aşk-ı Memnû dizisinde şöhrete kavuştuktan sonra kocasıyla yolları ayrılmış, burun estetiği yaptırdıktan sonra da Allah "yürü ya kulum" demişti. Hiçbir zaman bayağılaşmadı, seviyesini korudu ama belli ki hâlâ o zamanlarda takılmış kalmış. "Mağarada yaşayanlar", "gecekondular" deyip onlara sıcak bakma ve benimseme sathında. Bu kafalar hiçbir zaman Türkiye üzerinde oynanan büyük oyunlara geniş ufukla bakamamış, "askerler de, kimseler de ölmesin" deyip durmuşlardır.

Tamam, ölmesinler ama maâlesef ölüyorlar arkadaş! Kürtler diğer bütün etnik gruplara oranla 5-10 misli hızla çoğalırken ve bu iş gâyet plânlı olarak ABG ve AB tarafından en az 100 senedir desteklenirken, "ötekilere" düşman hâline ge(tiri)lirken, bütün şehirlerin çevresini gecekondularıyla işgâl ederken gıkları çıkmaz ama iş zavallı gecekondu insanı edebiyatına geldi mi hep aynı şeyleri papağan gibi tekrarlarlar. Metodist Kilisesi'nin Evangelist uzantısının azılı bir Siyonizm taraftarı ve bütün bu son rezilliklerin baş mimarı Dick Cheney ve onun emir eri (bilhassa böyle yazdım; biraz psikiyatri biliyorsam, bu kadın en azından lezbiyen diye düşünüyorum) Presbiteriyen olup da Metodistler'le yakın ilişkisi olan Condoleezza Rice hiç çekinmeden, hâttâ özellikle Türkiye'ye geldiklerinde Kürdistan diye alenen konuşurken umurlarında olmaz.

Aysun Kayacı ile tekrar oturup sohbet etmek isterdim. Genç, gerçekçi, tarih tahsili yapıyor ve müdanası yok. Türkiye'nin ve Türklüğün var oluş savaşı verdiği bu günlerde romantik sosyalizmin entel dantel muhabbetlerine dalmıyor ve önünün kapatılabileceğini göze alarak yiğitçe konuşuyor.

   Ergenekon mu dediniz?

      Bundan sonra onu yazacağım, söz. Ama önce FB n'apacak, bir onu göreyim bu gece.

Mehmet Kerem Doksat - İstinye - 29 Mart 2008 Cumartesi

Paylaş Paylaş
Yeni Eklenen Yazılar

AĞRISIZ YAŞAMAK

Ağrı, vücut dokusuna zarar veren veya verebilme potansiyelindeki uyaranlara bağlı olarak ortaya çıkan, vücudun belli bir...

KÜRT SORUNU

25. 11. 2006'da memleketimizin önde gelen terör uzmanlarından Ercan Çitlioğlu'nun dâvetlisi olarak Bahçeşehir Üniversite...

KOSOVA'NIN BAĞIMSIZLIĞI VE PANDORA'NIN KUTUSU

Biraz önce Kosova'nın bağımsızlığı ilân edildi ve Pandora'nın Kutusu açıldı!Bir Türk ve Müslüman olarak sevinemiyorum. S...

SERDAR AKİNAN'IN PEK DE KATILMADIĞIM YAZISI'

Akşam Gazetesi'nin yazarlarından ve televizyoncu Serdar Akinan bu sefer altına imza atmayacağım, atamayacağım, bir öncek...

İZMİRDE İTİBARINI TAZELEYEN BİR MEKAN ALTINKAPI

İzmir Hilton Oteli'nde ve Altınkapı Restoran'da başımıza gelenleri yazmıştım. Biraz evvel Sayın Cüneyt Altınkapı aradı...

 
Web Tasarım Sapka.org   ©