M. Kerem Doksat | 26 Kasım 2008 Çarşamba | 4435 |
Ey benim canım Sarıkanaryam,
Doğduğumdan beri üyesi olduğum Fenerbahçe'm,
Canım ciğerim.
Biliyorum ki ben bir fakıyr psikiyatri profesörüyüm, kim takar beni?
Gene de çığlık atayım, belki duyan olur.
Ha, kulüp ve kongre üyesiyim ama biliyorum ki Başkan'la konuşsam da bir şey değişmez; bilmediğimiz "duygusal" işler dönüyor.
Aragones Dede'nin affektif sığlığı, tepkisizliği, burnunu karıştırıp kaşıması, maçı değerlendiremeyişi, yere bakışı, kadro ve adam tercihindeki garabet, mağlûbiyetten sonra yaptığı basın açıklamasında hayâlî bir maçla ilgili akıl almaz, garip değerlendirmeleri.
Bu adam en azından 1/7 demansta, belki daha da fazlası.
Yâhut ağır depresyonda (ki, sanmıyorum).
Ama ısrarla orada oturuyor, oturtuluyor.
Bugüne kadar ettiği tek zekice lâf şu: "O kadar büyük para teklif ettiler ki, reddedemedim"!
Yâhu, Allah, Manitu, Zeus, Poseydon veya ne isterseniz onun aşkına.
Bırakın dedeyi.
Sarıkanarya da, o da rahat etsin.
Mehmet Kerem Doksat - İstinye - 26 Kasım 2008 Çarşamba